‘CUMHURBAŞKANI KRİZİ ÇÖZMEK İÇİN VAR’
CHP Genel Başkanı Özgür Özel Hatay’da gazetecilerin sorularını yanıtladı. Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Anayasa Mahkemesi’ne ilişkin sözlerinin sorulması üzerine şöyle konuştu:
“Şimdi Cumhurbaşkanı Erdoğan uçakta yine saçma sapan konuştu. Çünkü söylediği sözlerin hiçbir değeri yok. Öncelikle kanun çıkararak Anayasa Mahkemesi’nin yetkisini sınırlayamazsınız. Hatta kendisi diyor ki ‘Geçeceğiz’ yasa ama Anayasa Mahkemesi onu tekrar bozabilir.’ Anayasa değişikliğini duyurmaya çalışıyor ama anayasayı değiştirecek çoğunluğa sahip değiller.Erdoğan’la oturup Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruyu engelleyecek veya anayasa değişikliği zorunluluğunu ortadan kaldıracak bir anayasa değişikliğini geçireceğiz. Anayasa Mahkemesi kararlarını uygulayacak ya da Anayasa Mahkemesini zayıflatacak bir anayasa değişikliğini uygulayacak, ne yaparsa yapsın CHP’nin bu konuda zerre kadar eğilmesi mümkün değil, tam tersine bu anayasayı tanımayan zihniyetin Anayasayı ihlal eden ve anayasayı ihlal eden, çok açık yazılmasına rağmen hiçbir anayasal meseleyle bağdaşmaz. Çünkü anayasalar birdir. İnsanların yetkilerini sınırlandırırlar ama kafamızdaki tek adam, yetkilerini sınırlayan herkesi düşman ilan eder. Başkan krizleri çözmek için vardır ama bir partinin lideri olduğu için krizleri çözmek yerine yaratır, yeni krizlerden kendine fırsatlar yaratmaya çalışır. Böyle bir şeye izin vermeyeceğiz. Biz Meclis’te buna karşı çıkıyoruz. Sokaklarda, meydanlarda direneceğiz. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu işleri dikensiz bir gül bahçesinde yapması gerekiyormuş gibi düşünmesine kesinlikle izin vermiyoruz. Bırakın aklı başına gelsin. Biz burdayız. CHP burada, diri bir muhalefetle dimdik ayaktayız.”
‘KENDİSİ SERBEST BIRAKAMADIĞI KRİZİ YÜCE MAHKEME’YE ULAŞTIRDI’
Erdoğan’a yönelik eleştirilerini sürdüren Özel, şunları söyledi:
“Anayasa Mahkemesi’ne 130 bin başvurunun olması yakın zamana kadar kendisi için gurur kaynağıydı. ‘Anayasa Mahkemesi’ne itiraz hakkını getirdik’ diyordu. Şimdi bundan şikayetçi. Gezi olaylarına kadar efendim dedi ki, ‘1 Mayıs kutlamasını Taksim’de düzenledik. Taksim’i halkın ayağına getirdik. “Biz açığız” dedi. Artık Taksim’de kuş uçurmuyorlar. 1 Mayıs’ta Taksim’e güvercinlerin konmasına izin vermiyorlar, işçilere değil. 8 Mart’ta İstiklal Caddesi kadınlara kapatılıyor. Galatasaray Cumartesi Anneleri’ne kapatılıyor. Bu ülkeye adını demokrasi koymaya çalışıyorlar. Böyle bir kısıtlama gelecekte kabul edebileceğimiz bir şey değil, bundan sonra dikkatli olması lazım, bundan sonraki süreçte onun bu millete kapattığı zincirleri birer birer açıp kıracağız, özgürleştireceğiz. Kapattığı meydanları özgürleştireceğiz. Anayasa Mahkemesi üyelerinin 10’u kendisi ve hepsi kendi iktidarı döneminde atandığı için Erdoğan kendi yaratamadığı krizi Meclis’e taşıdı. Yargıtay, taşeron kullanıyor… Yargıtay’daki ceza dairesi, Yargıtay 3. Ceza Dairesi, alt patron Erdoğan’ın talimatıyla devletin tepesinde yargı krizi yarattı. Kriz yaratmak için taşeronları kullanıyor. Krizin ve darbe girişiminin lideri ve krizin suçlusu Recep Tayyip Erdoğan’dır. Havuz medyasının neye hizmet ettiği ortada. Durum değişecek, Cumhurbaşkanı ne diyecek? Yargıtay’ı destekliyorsa Yargıtay’ı destekleyecek, Anayasa Mahkemesi’ni destekliyorsa destekleyecek. Ve bu arkadaşlar Erdoğan konuşana kadar bekliyorlar. Sonra kendilerine gazeteci diyorlar. Lütfen gazetecilik mesleğini meslek onurlarına uygun şekilde yapsınlar.”
